Değerli kardeşimiz,

Ayette muhatap Firavun olduğuna göre elbette yumuşak konuşma vurgusu ona yöneliktir. Fakat bu ayetten “başka insanlara yumuşak konuşmayın” hükmünü çıkarmak akla ziyandır.

Ayrıca tefsir usulünün genel bir kaidesidir ki “Nüzul sebebinin hususi olması, oradaki hükmün umumi olmasına engel değildir.”

Keza ayetten şunu ders alabiliriz ki, “Herkesle yumuşak konuşmak güzeldir, fakat Firavun gibi enaniyet taşıyan insanlarla öyle konuşmak güzellikten öte zorunludur.”

Hz. Peygamber (asm) Efendimizin, Uhud savaşının mağlubiyetine sebep veren bir kısım sahabeye gösterdiği yumuşak tavır, Allah tarafından övülmüş ve pedagojik bir eğitim dersi verilmiştir:

“Sen onlara sırf Allah’ın lütfettiği merhamet sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi. Onları affet, onların bağışlanmasını dile, iş hakkında onlara danış, karar verince de Allah’a güven, doğrusu Allah kendisine güvenenleri sever.”(Al-i İmran, 3/159)

İlave bilgi için tıklayınız:

– Ayetlerde istenen maksat, “yumuşak dil” mi, “yumuşak söz” mü?

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet