Değerli kardeşimiz,

– Kur’an mevcut insanlık sosyolojisini bazı düzenlemeye tabi tutmuş olduğu doğrudur. Fakat bu her sahada bütün detaylarıyla bunu değiştirmek anlamına gelmez.  

Din içerikli konuları tevhit ve sağlam iman esasları çerçevesinde bir statüye bağlamış olmakla beraber, erkek ve kadın konusunda feministlerin arzu ve isteklerine göre bir tutum içinde de olmaz.

Allah yaratırken erkek ve kadın kişiliğini ve kimliğini farklı olarak düzenlemiştir. Hukuk ve adalet konusu dışında bu iki cinsiyet eşitliği söz konusu olması imkansızdır.

– Şu bir gerçektir ki, Hz. Âdem’den beri son bir asra kadar toplum hayatında egemen kişilik erkeklerdi. Halihazırda bile erkeklerin toplum hayatındaki etkisi ekseriyet itibariyle yine çok çok fazladır. Dolayısıyla erkeklerin ilk muhatap olarak seçilmesi, gayet makuldür.

Kaldı ki, devlette, toplumda, ailede, kaba güce sahip olan erkekleri hizaya getirmek, onları disipline etmek eğitim açısından da en uygun bir stratejidir.

Bununla beraber, kadimden beri konuşulmakta olan Arapça lisanında hitapların, zamirlerin, kelime kalıplarının büyük çoğunluğu erkek formundadır.

– Allah katında erkek veya kadın olmak, din imtihanı bakımından hiçbir fark yoktur.

“Allah katında en şerefli olanınız, ona karşı en takvalı / en saygılı olanınızdır.”(Hucurat, 49/13)  

mealindeki ayette bu hakikat açıkça ifade edilmiştir.

İlave bilgi için tıklayınız:

– Kur’an sürekli erkeklere hitap eder ve hitap şekli ise, siz ve eşleriniz …
– “Kur’an’da hitabın hep erkeklere edildiği, kadınlara neden hitap …
– Kur’an’da hitaplar genellikle niçin erkekleredir?
– Bir ayette erkek ve kadın defalarca söylenmiş ve başka bir ayette …
– Kur’an’da cinsel ilişkiden bahseden ayetlerde, neden kadınlara hitap …

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet