Değerli kardeşimiz,

– “İnsanların korku ve kaygılarından ötürü bir tanrıya inandıkları” iddiası, Allah’ın varlığına inanmak istemeyen ve inanmak için gereken delilleri kavrayamayan bazı zavallıların, asırlardan beri dillendirilen bir hezeyan-ı küfri olduğunda şüphe yoktur. Yeni çömezler, yeni bir şey bulmuş gibi eski “temcid pilavını” yeniden ısıtıp ısıtıp servis ediyorlar.

– İnsanın fıtratında korku damarının varlığı, bu duygunun bilerek konulduğunun göstergesidir. Çünkü, korku damarı, insanın hayatını muhafaza eden hayati öneme haiz bir faktördür.  

Bir mikroptan bir sırtlana kadar insana düşmanlık eden binlerce zararlı unsurların olduğu bir gerçektir. Eğer bu korku damarı olmasaydı, insanlar her an büyük bir tehlikeyle karşılaşabilirlerdi.

Hayati önemi haiz bu korku damarının bir tesadüf / rastlantı sonucu ortaya çıkması, hem de bütün insanlarda var olması, elbette imkânsızdır.

O halde bu korku damarı –insanın karşılaşabileceği tehlikeleri çok iyi bilen- sonsuz ilim, hikmet ve kudret sahibi yaratıcının iradesiyle yaratılmıştır. Bu durum dahi tek başına insanın Allah tarafından yaratıldığının göstergesidir.

Bununla beraber insan bir sığınak ararken en yakınında bulunan ve gözle gördüğü güç sahiplerine dayanır. Buna göre eğer insan tesadüf eseri olarak sahip olduğu korku damarını tatmin etmek istese, hiç görmediği hayali bir tanrıya sığınacağına, gözle gördüğü başka güç sahiplerine sığınacaktı.

Nitekim tarih boyunca bu damarını tatmin etmek için güneş, ay, yıldız, deniz, ateş ve ağaç gibi nesnelere sığınıp tapanlar olmuştur.

Halbuki başta İslam dini olmak üzere semavi dinlerin tanıttığı ve bütün bu nesnelerin de yaratıcısı, binlerce isim ve sıfatların sahibi olarak bize takdim ettikleri, her türlü hayalin üstünde ve ötesinde olan bir yaratıcıyı; korkan insanların bir hayal ürünü olduğunu iddia etmek, ne dinen ne aklen nede ilmen ispat edilebilir.

Bu sadece dinsizlikten kaynaklanan ön yargı fanatizminin bir hortlağı olmaya mahkumdur.

İlave bilgi için tıklayınız:

– İnançlar, ölüm korkusundan ve ölüm kaygısından ötürü rağbet …
– İnanmak ihtiyacı doğuştan mıdır? 
– Bazı kimseler, inanma ihtiyacının insanın aciz bir varlık olmasından ve sığınma ihtiyacı …
– Ahiret inancı, ölüm korkusuyla mı uydurulmuştur?

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet