Değerli kardeşimiz,

Bu anlama bir rivayet bulamadık.

Türkçe internette bu bilgi yaygın bir şekilde söz konusudur; ancak hiçbir yerde sağlam bir kaynak verilmemiştir. Arapça internette de bu bilginin Hz. Ömer’e ait olduğunu ispat eden bir kaynağa rastlayamadık.

Elbette her şeyi yaratan, ihsan eden Allah’tır; onun izni olmadan hiç kimse ne bir fayda verebilir ne de bir zararı giderebilir.

“Eğer Allah sana herhangi bir zarar verecek olursa, bil ki onu, ondan başka giderebilecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, onun lütfunu engelleyebilecek de yoktur. O, bunu kullarından dilediğine eriştirir. O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.” (Yunus, 10/107)

mealindeki ayette de bu hakikate işaret edilmiştir.

Ancak, bir Müslüman, Allah’ın hem şeriat kanunlarına hem de evrendeki çalışma kanunlarına uyması gerekir.

Bundan sonra neticeyi Allah’tan beklemesi tevekküldür.

Sonuçta Rabbimizin verdiğine razı olmak da kanaattir.

Bundan sonra yeni bir azim ve gayretle tekrar üzerine düşen maddi manevi ne varsa onu yapmak da himmettir.

Eğer Hz. Ömer Efendimize ait böyle bir söz varsa, bunu “üzerine düşeni yaptıktan sonra tevekkül et, kendini yorma, ne olacaksa ona razı ol” demek şeklinde anlamak gerektir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet