Değerli kardeşimiz,

Dua, dua edeni asla hissizleştirmez. Aksine dua ettikçe güzel hisler ve duygular artar.

Bedenimiz için hava, su ve gıda nasıl sürekli bir ihtiyaç ise ve bunlardan bir bıkma, usanma söz konusu değilse; ruhumuz için de dua ve diğer ibadetler öyledir; ruhun bunlardan usanması, bıkması ve hissizleşmesi asla mümkün değildir.

Dua bir ibadettir, ibadet ise Allah istediği için ve sadece Allah’ın rızasını kazanmak için yapılır, neticesi dünyada değil ebedi alemdedir.

Bu ruh ve düşünce ile dua edilirse hem gerçek anlamda dua edilmiş hem de sürekli dua etme ihtiyacı ve gayreti canlı kalır.

Ancak, dua sadece dünyevi gayeler ve maksatlar için yapılırsa, farklı düşüncelere neden olabilir ve duadan beklenen huzur, mutluluk ve saadet elde edilemeyebilir, ruh gerekli hissiyat ve duyguya ulaşamayabilir.

Yüce Rabbimiz dua için bazı ayetlerde mealen şöyle buyurmaktadır;

“Eğer duanız ve ibadetiniz olmasa, Rabbim size niye ehemmiyet versin?” (Furkan, 25/77)

“Bir sıkıntısından dolayı muztar kalıp kendisine dua ettiğinde kuluna icabet ederek ondan o fenalığı gideren Allah…”(Neml, 27/62)

“Bana dua edin, size icabet edeyim!”(Mümin, 40/60)

“Ben onlara çok yakınım; bana dua ettiği zaman ben, dua edenin duasına icabet ederim.”(Bakara, 2/186)

Diğer bir deyişle biz Allah’ın varlık ve birlik delillerini temaşa etmek, O’nu yüceltmek, O’na kulluk vazifelerimizi yerine getirmek ve böylece aczimizi, hiçliğimizi ve sonsuz ihtiyaçlarımızı bilerek O’na dua edip sadece ondan istemek için yaratılmışız.

Böyle içten bir duaya da elbette Rabbimiz icabet etmektedir ve içimize bir sürur, rahatlık, huzur ve sükunet vermektedir.

Böyle iman ve ihlaslı bir duanın kabulü ise kesindir, ancak bizim algımıza göre değil, Allah’ın sonsuz ilmi ve hikmetine göre kabulü kesindir; Rabbimiz;

– Ya duamızı olduğu gibi kabul eder,

– Veya bizim istediğimiz aslında bizim aleyhimizedir, bize başka bir şekilde, başka bir zamanda istediğimizden daha hayırlısını verir,

– Ya da duamızın kabulünü ebedi hayatımıza tehir eder.

Şu halde, bize düşen sadece belirgin bir ihtiyaç anında değil, her an Allah’a yakarmak, şükretmek ve O’na ibadet etmektir; kulluğun özü de budur.

İlave bilgi için tıklayınız:

– Duadaki ince sır nedir? Her dua kabul olur mu? 

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet