Değerli kardeşimiz,

Dalak büyümesinin evrim iddiasıyla bir ilgisi yoktur. İnsanın çevreden kazandığı birtakım vücut değişiklikleri her zaman görülebilen bir olaydır.

İnsan ve diğer canlılar genetik yapı olarak tek fert şeklinde düşünülmez. Bütün insanların teşkil ettiği bir gen havuzu olarak dikkate alınır. Bu gen havuzu içinde birtakım sebeplerden dolayı her an genetik farklılaşmalar olabilmektedir.

Bu değişikliklere varyasyon diyoruz.

Varyasyonlar canlının içyapısındaki kimyevi reaksiyonlardan kaynaklandığı gibi çevrenin etkisiyle de olabilir.

Bazen bir kısım genler çevrenin etkisiyle fenotipte, yani dış görünüşte etkilerini gösteremeyebilir. Buna “gen sessizleşmesi” denir. Bu bazen kalıcı hâle gelebilir. Bu en nihayet bir canlı grubunun gen havuzunda meydana gelen genetik bir varyasyondur.

Bir başka ifade ile insan gen havuzu içinde insanlar arasında genetik kombinasyonlardan dolayı her an küçük değişiklikler olabilir. Ama bu değişiklik insanı başka bir varlığa dönüştürecek tarzda olmaz.

Şayet herhangi bir canlının genetik yapısı embriyo safhasında büyük oranda değişecek tarzda müdahale olsa o canlı embriyo safhasında ölür.

İşte dalak büyümesi ya da küçülmesi bir evrim değil, insan türü içinde küçük varyasyonlar, yani değişikliklerdir.

Evrim iddiası, bir canlı grubundan bir başkasını verecek tarzda bir değişikliktir. Böyle bir değişiklik canlılar âleminde şimdiye kadar olmamıştır.

Allah isterse bir canlıdan bir başka canlı yaratamaz mı? Yaratabilir. Ama Allah’ın böyle bir kanunu yoktur.

Evrimcilerin söylediği şudur:

“Madem bir gen havuzu içinde bulunan canlılar arasında küçük değişiklikler oluyor. O hâlde zamanla bir canlı grubundan bir başkası meydana gelebilir.”

Gelebilir başkadır, gelmiştir başka. İspatı mümkün olmayan bir değişikliği zamana havale etmek ve “zaman içinde olmuştur” demek bilimsel bir düşünce değildir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet