Değerli kardeşimiz,

– Hadisin ne anlama geldiğini Abdullah b. Mesud açıklamıştır.

– Genel olarak hadisin verdiği dersi şöyle anlayabiliriz.

a. Allah, kendisini hakkıyla seven, sayan, emir ve yasaklarına hakkıyla riayet eden salih kullarına çok değer verir. Bunun bir yansıması olarak da onların dualarını kabul eder. Tabii ki, duayı kabul etmek otomatiğe bağlanmış bir kural değildir. Aksine, Allah’ın sonsuz ilim ve hikmetinin ön gördüğüne bağlı olarak kabul görür.

b. Bu gibi veli kulların Allah katındaki değerlerine işaret edilerek, başka insanların da onların izini takip etmelerinin önemine işaret edilmiştir. Şüphesiz onların da takip ettikleri yol, Kur’an ve sünnettir. Buna göre, Allah’ın değerli ve sevgili kulu olmak isteyen Onun emir ve yasaklarına riayet etmeli, nimetlerini düşünerek onu sevmeli ve saymalıdır.

c. Bu dünyada veli kullara verilen değer, ahiretteki asıl değerlerinin küçük bir numunesidir. Bu gibi hadislerle iman ve islamiyet çerçevesinde hayatını tanzim eden insanların büyük mükafatına dikkat çekilmiş ve dünyadaki saygın konumlarını gösteren bazı sıra dışı durumlarına vurgu yapılarak, gelecek ödüllerinin ihtişamına işaret edilmiştir.

d. Bu rivayetlerden anlaşılıyor ki, Allah, hiçbir şeye muhtaç olmadığı ve hiçbir varlığı icatlarına ortak kabul etmediği halde, hikmetinin gereği olarak sebeplerin perdesi altında icraatlarda bulunuyor. Mesela, yağmuru buluttan, cenini ebeveynden, elmayı ağaçtan yaratıyor.

Bu sebeplerin hiçbirinin hakiki tesiri olmadığı gibi, velilerin de eşyanın yaratılmasında hiçbir etkileri yoktur.

Tevessül denilen şey, onların makbul birer kul olarak istenen konuda dua etmek ve maddi sebepler yerine manevi bir sebep görevini yerine getirmektir.

Sitemizde tevessül ile ilgili açıklamalar da var, bakılabilir.

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet