Değerli kardeşimiz,

1) Bir konuda bir veya birkaç yanlışın olması, onun hepsinin yanlış olmasını gerektirmez. Bunun gibi, “19 mucizesi” üzerinden bir ayetin inkar etmek insanı din çerçevesinin dışına atar. Fakat bu yanlış, 19 ile ilgili doğrularını yok etmez.

2) Kur’an’ı koruması demek, matematiksel tevafukların örtüşüyor olmalarından ortaya çıkan sonsuz bir ilim tezahür eder, bu da Kur’an’ın Allah’ın kelamı olduğunu gösterir.

Bir de sayısal tevafuklardan bir kelime kaldırılsa bu sistem bozulur, bir tahrifatın olduğu anlaşılır. Yani bu manada da korur.

Fakat, kanaatimizce, Kur’an’ın korunmasını sadece 19 sayısına bağlamak doğru değildir. Bilakis, bizce sonsuz ilmin bir tezahürü olan Kur’an’ın, hiçbir belirlenmiş sistem içerisinde hapsedilemez.

Kırktan fazla olan Kur’an mucizelerinin her biri ayrı ayrı Kur’an’ı koruyan bir zırh hükmündedir.

3) Günümüzde “el-i’cazu’l-adedî = sayısal i’caz” adında eserler de yazılmıştır.

Değişik sayısal tevafuklar Kur’an’ın mucizelik yönünün ortaya çıkmasına katkı sağlamaktadır.

Fakat ifrat ve tefritten uzak durmak esastır. Bu gibi tevafukları i’cazın yegâne unsuru kabul etmek yanlış olduğu gibi, bunları değersiz olarak görmek de yanlıştır.

Hülasa: “Aslana et, ata ot vermek gerekir.”

İlave bilgi için tıklayınız:

– İslam’da / Kur’an’da on dokuz mucizesi diye bir şey var mıdır?
– Kur’an’ın mucizelik yönleri kırk tanedir deniliyor; bunu nasıl anlamak gerekir?

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet